14 Aralık 2018 Cuma

Taktikler

Aşkta oynamanız gereken taktikler varmış ki değeriniz artsınmış, bir ilişkide içinde daha önemli daha yukarıda bir pozisyonda olurmuşsunuz, peşinizde koşturup onu kıskıvrak yakalarmışsınız, kuyruğu yukarıda tutarmışsınız filan filan.....

Bana soracak olursanız; taktiklerin olduğu oyunların oynandığı ilişki yürümüyor. Pardon yürüyor veya işe yarıyor gibi gözüküyor bir süre ama bir yerden sonra kopuyor. Sebebi açık, çünkü sen sen değilsin, çünkü sen bir maske takmışsın. Çünkü sen aşkı sevgiyi bir savaş gibi görüyorsun. Karşındakini de bir rakip.

Dogruya doğru, savaş ve aşk aynı dili kullanıyor. Kalbi feth etme, aşka karşı savunmasız kalma, onu teslim alma, kaleyi içten feth etme dilimize girmiş bir kaç örnek.

Birazdan buraya yazacağım bu taktikleri kitaplarda okudum, flimlerde seyrettim hatta bizzat yüzüme söylendi. Ama ben taktik yapamam hepsini bilirim ama yapamam. Yapmanızı da önermem. Dediğim gibi aşkta, sevgide  ikili ilişkilerde "ben kendin öz esasın doğal olma" taraftarıyım.

1. Bir kadın demişti. Ona önce çok ama aşırı ilgi gösterir, çok samimi davranırım ve sonra kendimi çeker ilgisiz davranırım. Deli olacaktır.
2. Bir erkek demişti. Telefon numarasını  aldın asla bir ertesi günü onu arama. Bırak bir iki gün geçsin, seni merak etsin, sabırsızlıkla beklesin, biraz umudu tükenir gibi olduğunda ara. Kesin gelecek. Hem de istediğin yere.
3. Birisi demişti. Iki üç tokat at ve sonra o yeri sev. Sürekli iyi anlayışlı davranırsan başına sıçar senin. Bence iki defa kötü davranmak ama bir defa iyi hoş, mükemmel bir denklem. Senden ayrılamaz.
4. Bir başkası şöyle demişti. Ona hep gideceğini göster. Ve git de. İlk dönen sakın ama sakın sen olma. Sabırla bekle. Sonra bir daha seni kaybetmemek için her şeyi yapacaktır.
5. Bir başkası şöyle demişti. Ona kendini değersiz hissettir. Mesela başka kadınları öv. Mesela başka kadınlara ilgi göster. Kendini değerli hissetmek için, kendini sana kanıtlamak için her şeyi yapacaktır. Karşında çok uslu bir kız olacak.
6. Birisi dikkatimi çekmişti. Bir hata yaptığında sessiz kal. Cevap bile verme. Bu onu deli edecektir. Peşinde dolanacaktır. Ve sonunda kendini suçlu hissedecek özür dileyecek geri dönecektir.
7. Bir erkek demişti. Onu şımart, deli gibi şımart. Başkalarında bulamayacağı kadar ve sonra dur. Kendini dünyanın merkezi gibi hissettiği zaman dilimine yeniden ulaşmak için orada bekleyecek, çok uğraşacak, istediğini yapacaktır.
8. Bir pick up artistry kitabında okumuştum. Onun ilgisini çekmek için başkaları ne yapıyorsa, ona nasıl davranıyorsa tam tersini yap. Ona güzel olduğunu mu söylüyorlar sen söyleme. Sakın söyleme.
9. Bir kadın söylemişti. Onun gibi ol. O ne yapıyorsa sen de aynısını yap. Bu onu deli edecektir. Kendisi ile savaşmak zorunda kalacak ve senin istediğin kıvama gelecektir.
10. Kadın demişti. Erkekler avlanmayı sever. Sakın peşine düşme. Ona yem at ve geri çekil bekle. Avlayan o olsun. O hissi ver.
11. Makale demişti. Sakın ama sakın ilk buluşmada yatağa girme. Hatta bir ay bekle. Hem tanımış olursun, hem isteği arttıırmış olursun, hem de basit bir seksuel çekimden başka bir yere taşımış olursun.

5 Aralık 2018 Çarşamba

Why and why so?

Why am I still trying so hard?  Why am I doing what I am doing now that I never do?  Why am I still around when I feel so bloody stupid, undervalued, unimportant, insignificant? Why can I not just go? Why am I trying and trying again when the answer is right under my nose? Why do I violate all my craved-in-stone principles and beliefs? And why on earth I am feeling like I am the wrong one here?


The answer is obvious: I have been MANIPULATED!



This time - please please please - make it forever.

I have done this so many times; but this time, please this time I want it forever. I must leave, I must leave and never return. I have nothing left to say - I have run out of my words. There is no middle ground. I shouldn't waste any time. This time - please please please - make it forever.

What a fool I have been

You know there is this moment in your life that you truly understand what is important for you. I have just had that moment.

I looked through the window and I just saw them. They had always been with me but I was so blind. And there they were, right in front of my eyes, all that time. What a fool I have been.

What if?!?!

Söyle bir baktım da güvendiğim, takdir ettiğim, hayatımın içine aldığım ve sevdiğim herkes beni haksız görüyor. Görünen o ki bütün suç benim.

Bu gerçek mi diye düşünüyorum.

Herkes söylüyor ise doğruluk payı vardır diye düşünüyorum. İşte tam da burada bir zaman önce kurduğum o cümle karşıma çıkıyor.

What if everyone else is wrong and I'm the right one? What if everyone else is doing it wrong and I'm doing it right?

What if!?!?

Yıkılan kule

Tarot kartı olsaydım son bir kaç aydır bu yıkılan kule olurdu. Hayatımdaki her şey, ama her şey, yıkılıyor yerle bir oluyor. Hayatımdaki herkese, ama herkese, veda etmem gerekiyor. Bir yere çekilmek, her şeyden ve herkesten uzakta, ve içime bakmam gerekiyor. Sahi elveda demek niye bu kadar zor? Halbuki ben hep elveda demiştim. Hiç arkama bakmamıştım.